Memuriyetten çıkarma disiplin cezasının yürütmesinin durdurulması ve iptali davası
28.04.2023

Memuriyetten çıkarma disiplin cezasının yürütmesinin durdurulması ve iptali davası

MEMURİYETTEN ÇIKARMA DİSİPLİN CEZASININ YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASI VE İPTALİ DAVASI

Davanın anahtarları:

Devlet Memurları Kanunu m.98 – Memurluğun sona ermesi

Adalet Bakanlığı Disiplin Yönetmeliği m.27 – Disiplin soruşturması sırasında yapılacak işlemler

İYUK m.27 – Yürütmenin durdurulması

ÖZET

İşbu bilgi notunun konusu; irtikap suçunu işlediğinden bahisle dava tarihi itibarıyla emekli olmuş bir devlet memuru olan müvekkile verilen adli cezanın kesinleşmesi sebebiyle ilgili idare tarafından verilen memuriyetin sona erdirilmesi cezasının iptaline ilişkin idari davadır.  Söz konusu idari işlemin iptali davamızda görevli mahkeme İdare Mahkemesi olup, kamu görevlisinin son görev yaptığı yer idare mahkemesi ise yetkili mahkemedir. Tarafımızca takip edilen hukuki süreç sonunda davamızın kabulüne karar verilerek müvekkil hakkında verilen memuriyetin sona erdirilmesi idari işleminin iptaline karar verilen dava süreci şu şekilde vuku bulmuştur:

DETAY

Müvekkil hakkında ceza yargılaması sonucunda Görevi Kötüye Kullanma suçundan verilen kesinleşmiş bir hüküm bulunmaktadır. Kesinleşen hüküm sebebiyle idari soruşturma açılmış olup, müvekkil hakkında memuriyetinin sona erdirilmesi disiplin cezası uygulanmıştır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 98/b maddesine göre; “Devlet memurlarının; memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan herhangi birini kaybetmesi halinde memurluğu sona erer.” Müvekkil hakkında ceza yargılaması neticesinde verilen cezanın kesinleştiği sırada ve disiplin soruşturmasının sonuçlandığı esnada müvekkil zaten memuriyet statüsüne sahip olmayıp, kendisine öncesinde emeklilik hakkı tanınmıştır. Müvekkil hakkında, emekli olduktan sonra verilen memuriyetten çıkarma disiplin cezası kanunun lafzına açıkça aykırılık oluşturmuştur. Bu kapsamda tarafımızca mahkemeye müvekkilin emekliliğinin kazanılmış hak statüsünde olduğu, hem dilekçelerimizde hem de duruşma esnasında ifade edilerek, bu hususta olayımıza benzer emsal niteliğinde Danıştay Kararları mahkemeye sunulmuştur. Bununla birlikte, Adalet Bakanlığı Disiplin Yönetmeliği kapsamında disiplin soruşturması sırasında yapılması gereken işlemler tarafımızca tespit edilerek, müvekkil özelinde yürütülen disiplin soruşturmasında bulunan usule aykırılıklar mahkemeye sunulmuştur. Adli soruşturmada dinlenen tanıkların ayrıca disiplin soruşturmasında dinlenmemesi, disiplin soruşturması kapsamında tanıkların ifadelerinin yeminli olarak alınmaması gibi usule aykırılıkların mahkemeye sunulması, müvekkile uygulanan memuriyetinin sona erdirilmesi disiplin cezasının öncelikle yürütmesinin durdurulmasına ve neticeten idari işlemin iptaline karar verilmesi yolunda ayrıca önemli etkiye sahip olmuştur.

İdari yargılamada yazılı yargılama usulü uygulanmakta olup, inceleme evrak üzerinden yapılmaktadır. Bu hususta, dilekçemiz ile birlikte özellikle duruşma talep edilmesi önemli bir noktadır. Mahkeme tarafından talebimiz kabul görülerek duruşma açılmıştır. İdari yargılamada duruşma, iddialarımızı daha iyi ifade edebilmek adına önem arz eden bir husustur. Sonuç olarak, müvekkilin cezasının kesinleştiği sırada ve kendisine memuriyetten çıkarma disiplin cezasının verildiği esnada memuriyet statüsüne sahip olmayıp, kendisine emeklilik hakkı tanınması nedeniyle ve disiplin soruşturmasının usule aykırı yürütülmesi sebebiyle memuriyetin sona erdirilmesi disiplin cezası kapsamında uygulanan idari işlemin iptaline karar verilmiştir.

Görüldüğü üzere, etkili ve doğru taleplerde bulunularak, olayımıza benzer emsal yüksek mahkeme kararlarının sunulması ile açıklayıcı dilekçeler silsilesinin sürdürülmesi kapsamında müvekkile uygulanması mümkün olmayan idari işlemin iptalinin sağlanması yönünde başarılı bir dava süreci yürütülmüştür. Usulüne aykırı yürütülen birçok disiplin soruşturması sürecinin sonucunda devlet memurları kazanılmış statüde olan haklarını bile kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu kapsamda, hukuk sistemimiz devlet memurlarının kazanılmış haklarını koruma yükümlülüğünü üstlenmektedir.